22 Şubat 2013 Cuma

Evdeki Gizli Tehlike, Radon

Dünya genelinde görülen akciğer kanseri vakalarının yüzde 15'ine neden olduğu belirtilen radon gazına karşı evlerin 5-10 dakika gibi kısa süreli ama her gün sürekli havalandırılması gerekiyor. İnsanlar hiç sigara içmedikleri halde evlerini kısa süreli de olsa hiç havalandırmadıklarından kansere yakalanabiliyorlar. %15 vaka sayısı çok ciddi bir oran.

Açıklama, Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi Kimya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Uslu'dan geldi. Günümüzde sağlık açısından büyük tehlike olarak insanların karşısında duran radon gazının çok fazla bilinmediğini ifade eden Prof.Dr. İbrahim Uslu, ''Radon gazı uranyum ve toryum gibi elementlerin doğada kurşun gibi elementlere dönüşürken ortaya çıkar. Bu gaz doğada kendiliğinden oluşur'' dedi. 

Radon gazının bugün dünyada en önemli kanser riski olarak görüldüğünü dile getiren Uslu, ''Dünya genelinde görülen akciğer kanseri vakalarının yüzde 15'inin nedeni olarak gösterilen radon gazı yüzünden her yıl birçok insan ölüyor. Havadaki radon gazı yağmur yağdığı zaman toprağın içine oradan da evlerin çatlak duvarlarının içinde birikiyor. Radon bu şekilde evlere hapsoluyor. Özellikle kış aylarında havalandırılmayan evlerde önemli oranda radon gazı bulunuyor'' diye konuştu. Sigarayla daha aktif hale geliyor Uslu, evlerde biriken bu gazın sigara içilmesiyle aktif hale geldiğini ve solunarak ciğerlere alındığını belirterek, bu durumda zararın daha büyük boyutlara ulaştığını anlattı. Evlerini düzenli şekilde havalandırmayan kişilerin alfa radyasyona maruz kaldığını ifade eden Prof.Dr. İbrahim Uslu, ''Sigarayla evin içinde havada askıda kalan gazı dışarı çıkarmıyoruz. Kış aylarında bir de pencerelere hiç hava almayacak şekilde izolasyon yapıp tehlikenin boyutunu artırıyoruz. Evlerdeki gizli tehlike olarak görülen ve akciğer kanserine yol açan radon gazından tek kurtuluş yolu havalandırmadır. Düzenli havalandırılan evlerde bu risk yok denecek kadar azalıyor'' dedi. 

Röntgenlerdeki X ışınlarına göre 20 kat fazla oranda insan sağlığını etkileyen bu gaza karşı özellikle bodrum katlarda oturanların dikkat etmesi ve ölçüm yaptırmasını öneren Uslu, ''Radon gazı genellikle bodrum katlardaki evlerde birikiyor. Küçük bir ücretle Türkiye Atom Enerjisi Kurumu bu ölçümü yapıyor'' ifadesini kullandı. 

Radon gazı deprem habercisi olabileceğini ifade eden  Uslu,  ''Bu gaz depremin indikatörü olarak biliniyor. Yani, gaz bir çeşit deprem ajanı. Yer altındaki fay hareketleri sonucu açığa radon gazı çıkıyor. Bu çıkış önceden tespit edilebilirse deprem önceden tahmin edilebilir." dedi.


"Ülkemizde özellikle Fizik Bölümlerinde bilim adamlarının kömür madenlerinde, kaplıcalarda ve evlerde ölçüm yapmaları gerektiğini ve yayınları ile çalışanları ve halkı bilgilendirmeleri gerektiğini" söyleyen Uslu, "ben bu konuda çeşitli araştırmalar yaptım ve örneğin ülkemizin ve hatta dünyanın en büyük mağaraları arasında sayılan TINAZTEPE mağarasında yaptığım radon gazı araştırmasını önde gelen bir bilimsel dergide yayınladım." dedi. Bu makalenin "Investigation of Radon Level in Tınastepe Cave Konya" http://gazi.academia.edu/ibrahimUSLU/Papers adresinden temin edilebileceğini dile getiren Uslu, "Ayrıca Maden ocaklarında da araştırmalar yaptım. İnşallah bunların sonuçlarını da yakında yayınlayacağım" dedi.

Uslu, ayrıca radon gazına karşı evlerde, kömür madenleri ile kaplıcalarda da daha sıklıkla ölçüm yapılması gerektiğini, ve bu konuda çok az olan bilimsel çalışmaların artması için Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun Tübitak gibi bilim adamlarını projelerle teşvik etmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Önemli Not. Bu haber daha önce 22.12. 2006'da Evdeki Gizli Tehlike, Radon başlığı altında  CNN Türk'de yayınlanmıştır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder